DEPREMZEDELERİ ANMA ETKİNLİĞİNDE BÜYÜKELÇİ NEDEN KONUŞMA YAPMADI

Her şey 267 bireysel derneğin temsilcisi olduğunu iddia eden Almanya Türk Toplumu isimli çatı örgütünün 15 Şubat 2023 Çarşamba günü kendi internet sitesinde sadece Almanca olarak yayımladığı bir etkinlik duyurusu ile başladı. Buna göre Almanya Türk Toplumu (TGD) ve Alman-Suriyeli Yardım Dernekleri Birliği (VDSH), başkent Berlin’deki tarihi Brandenburg Kapısı önünde Türkiye ve Suriye’de on binlerce insanın hayatını kaybetmesine, yüz binlercesinin yaralanmasına sebebiyet veren deprem felaketi ile ilgili bir anma ve dayanışma etkinliği düzenliyordu.

Ne zaman: 20 Şubat 2023 Pazartesi, saat 17:30’dan itibaren.
Nerede: Pariser Platz, Brandenburg Kapısı önünde

Etkinlik duyurusunda herhangi bir kayıt yaptırmanın gerekli olmadığı, öylesine gelerek anma ve dayanışma etkinliğine katılabilineceği de yazılıydı. Federal Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in bir anma konuşmasıyla kendilerini onurlandıracak olmasından büyük memnuniyet duyduklarını bildiren dernek yöneticileri ayrıca konuşma yapacakların isimlerini de şöyle sıramışlardı:  Almanya Türk Toplumu Eş Genel Başkanı Aslıhan Yeşilkaya-Yurtbay, Alman-Suriyeli Yardım Kuruluşları Birliği Başkanı Nahla Osman, Berlin-Brandenburg Türk Toplumu Sözcüsü Safter Çınar ve Almanya Alevi Toplumu Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Emre! Ayrıca, deprem bölgesinde bulunmuş Alman kurtarma ekip elemanlarından birinin de konuşma yapması talep edilmiş.

20 Şubat 2023 Pazartesi günü saat 17:30’da Pariser Platz’a Brandenburg Kapısı önüne giden Berlinliler, neredeyse katılımcı sayısı kadar basın mensubu ve güvenlik güçleri ile karşılaşınca çok şaşırdılar. Hele 17 Şubat Cuma günü aynı yerde Milli Görüş Teşkilatları öncülüğünde “Dua Vakti” adı altında gerçekleştirilen ve yaklaşık 3 bin kişinin katıldığı anma etkinliğini görenlerin şaşkınlıkları daha da fazlaydı. 267 bireysel derneğin temsilcisi olduğunu internet sitesinde halen yazılı olan Almanya Türk Toplumu TGD, temsil ettiği her dernek yönetim kurulundan başkan ve başkan yardımcısının Berlin’e gelmesini sağlayabilse, katılımcı sayısı 4 bine yaklaşamasa bile hiç olmazsa 500’ün üzerine çıkardı. Aynı hesabın yapılmasını TGD’nin Berlin Eyalet Örgütü konumunda gözüken 34 üye dernekli TBB için söylemek pek mümkün değil. Çünkü konuşmacılar arasında adı geçen Berlin-Brandenburg Türk Toplumu Sözcüsü Safter Çınar Brandenburg Kapısı’na gelmemiş, yerine de kimseyi göndermemişti. Telefonda görüştüğümüz Safter Çınar, AYPA’nın konu ile ilgili sorusunu, bu etkinliğe katılmayacaklarını organizatörlere bildirdiklerini, isimlerinin de konuşmacı listesinden silinmesini rica ettiklerini söyleyerek cevapladı.

Biz gelelim Federal Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in anma konuşmasına. Cumhurbaşkanı Steinmeier bu anma etkinliği için iyi hazırlanmış. Konuşmasına Almanca, Türkçe, Arapça ve Kürtçe “Sayın Hanımefendiler ve Beyefendiler” diyerek başlayan Federal Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, konuşmasını yine aynı dillerde “Her zaman yanınızda olacağız!” diyerek bitirdi. Bol alkış aldı. Federal Almanya Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde tüm konuşma metnini Almanca, Türkçe, Arapça ve Kürtçe olarak da yayımladı. Konuşma metninin Cumhurbaşkanlığı tercümanları tarafından yapılmış olan Türkçe çevirisini internet sitesinden olduğu gibi alıp aşağıda yayımlıyoruz:

“Türkiye-Suriye sınır bölgesinin büyük bir depremle sarsılmasının üzerinden neredeyse iki hafta geçti. Yıkılan şehirlerden gelen haberler bizi mahvediyor. Görüntüler hafızamıza kazındı. Bu, yüzyılın felaketiydi!

Yaşanan dehşeti sözlerle tarif etmek çok zor: 45 binden fazla insan hayatını kaybetti. Evlerinin yıkıntılarından kurtarılan on binlerce insan bedenen ve ruhen ağır şekilde yaralandı. Sayısız insan hâlâ enkaz altında. Onları enkazdan canlı kurtarma umutları neredeyse tükendi.

Hayatta kalanların çoğu şokta, derin bir çaresizlik içinde ve bundan sonra ne yapacaklarını, bir sonraki gün onları neyin beklediğini bilmiyorlar. Ailelerinden kimin hayatta olduğunu bilmiyorlar.

Afet bölgesinin her yerinde insanlar akrabaları, anne ve babaları, kızları ve oğulları, kardeşleri için yas tutuyor. Her yerde evlerini ve tüm varlıklarını kaybetmiş insanlar var. Bazıları çadırlara ve geçici barınaklara sığındılar, bazıları ise hâlâ, dondurucu soğuğa karşı savunmasız, susuz ve elektriksiz, sıcak giysiler, yiyecek ve tıbbi bakım olmadan açık havada uyumak zorunda.

Büyük bir keder ve çaresizlik sadece orada yaşanmıyor! Bizim ülkemizde de akrabalarını, dostlarını kaybetmiş olan insanlar var.

Hanımefendiler, Beyefendiler, Bu yıkıcı felaketin kurbanlarını birlikte anmak için bu gece burada, Berlin’de bir araya geldik.
Hayatlarını kaybedenleri sessizlik içinde anıyoruz. Kederde ve acıda birleştik.

Düşüncelerimiz afet bölgesindeki depremzedelerle birlikte. Adana’da, Gaziantep’te ve Urfa’da sizleri düşünüyoruz. Malatya’da, Kahramanmaraş’ta, İdlib’de, Halep’te olanlarla. Türkiye ve Suriye’de kentleri ve hayalleri harabeye dönen hepinizle. Size sesleniyoruz: Acınızı ve sıkıntılarınızı görüyoruz. Yardım çağrılarınızı duyuyoruz. Sizi yalnız bırakmayacağız!

Bu akşam, Türkiye ve Suriye’de aileleri ve arkadaşları olan ülkemizdeki insanları da düşünüyoruz. Burada, Berlin’de ve çok sayıda Alman şehrinde ve belediyelerinde son günlerde, birçoğu boşuna umutlanan, endişelenen, dua eden ve gözyaşı döken tüm kadın ve erkekleri de düşünüyoruz.

Bugün hepinize şunu söylemek istiyorum: Ülkemizde pek çok insan sizin de acınızı ve endişelerinizi paylaşıyor. Sizin acınız bizim acımızdır.

Hanımefendiler, Beyefendiler, Bu bir trajedi! Deprem bölgesinden görüntüler ve haberler, yüzler ve sesler tüm dünyadaki insanları etkiledi. Özellikle bizim ülkemizde, beni minnettar kılan büyük bir yardımlaşma dalgası yaşıyoruz.

Almanya’dan da gelen kurtarma ekipleri enkaz altında kalan insanları kurtarıyor, yaralıları tedavi ediyor ve hayatlarını kaybedenleri defnediyorlar. Birçok gönüllü enkaz başında yardımcı olmak için kendi başına felaket bölgesine gitti. Ülkemizin her yerinde insanlar kreşlerde ve okullarda, işyerlerinde ve fabrikalarda, derneklerde ve belediyelerde bağış topluyor ve yardım malzemelerinin nakliyesini organize ediyorlar. Birçok aile yas tutanlarla ilgileniyor, onları teselli ediyor ve onlara destek oluyorlar. Çok sayıda insan afet bölgesinden gelen yakınlarını ve dostlarını evlerinde ağırlamaya hazır.

Şu anda yardım eden bütün insanlara tüm kalbimle teşekkür etmek istiyorum. İnsanlığınız bu karanlık zamanlarda ışık oluyor! Merhametiniz cesaret, umut ve güven veriyor!

Hanımefendiler ve Beyefendiler, Suriye’nin kuzey batısında birçok insan hâlâ yardım bekliyor. Birleşmiş Milletler’in şu anda sahada, enkaz altındaki insanlara ulaşmaya, en çok ihtiyaç duyulan yerlere yardım götürmeye çalışması olumlu. Ancak bugün özellikle Suriye’deki siyasi yönetime sesleniyorum: Bırakın yardıma koşanlar hayat kurtarıcı işlerini yapsınlar! İnsani yardımı engellemeye kimsenin hakkı yoktur!

Şunu anlıyoruz ki, deprem bölgesindeki insanların yardımımıza tam da şu anda ihtiyaçları var ve gelecekte de ihtiyaçları sürecek. Tahribatın boyutlarını görünce, afet bölgesindeki insanların en temel ihtiyaçlarının düzenli bir şekilde karşılanmasının daha uzun zaman alacağını tahmin edebiliriz.

Yıkılan şehirleri yeniden inşa etmek, ekonomiyi ve kamusal yaşamı yeniden canlandırmak yıllar alacaktır.

Şu anda kalıcı dayanışmaya ihtiyacımız var. Deprem bölgesinden gelen görüntüler çoktan yerini başka haberlere bıraktıktan sonra da insanlığımıza duyulan ihtiyaç sürecektir. Herkes yardım edebilir, bazıları daha az, bazıları daha fazla. Bazıları eylemleriyle, bazıları ise bağışta bulunarak. Önemli olan, bunu yapmamız ve elbirliğiyle yapmamız. “Ortak ülkemiz olan Almanya sizin yanınızda” demeliyiz!

Ben bugün buradayım, bizler bugün buradayız, afetten etkilenen tüm insanlara bunu göstermek için buradayız: Biz yanınızdayız. Her zaman yanınızda olacağız!”

Federal Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in alkışlarla karşılık bulan bu duygu dolu anma konuşmasından sonra gözler Türkiye’nin Almanya’daki en yüksek düzeyde resmi temsilcisi olarak anavatandan babasının cenazesinden ayağının tozu ile Berlin’e dönen Büyükelçi Ahmet Başar Şen’e çevrildi. Acaba o ne söyleyecekti? Steinmeier’in konuşması ile ilgili bir yorum yapacak mıydı? “İnsani yardımı engellemeye kimsenin hakkı yoktur!” diyen Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, sadece Suriye yönetimine mi sesleniyordu?

Almanya Türk Toplumu Eş Genel Başkanı Aslıhan Yeşilkaya-Yurtbay, Alman-Suriyeli Yardım Kuruluşları Birliği Başkanı Nahla Osman, Almanya Alevi Toplumu Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Emre, Almanya’nın AFAD’ı olarak tanımlayabileceğimiz THW’den Jörg Eger ve iş insanı bölgede yakınlarını kaybeden Süreyya İnal konuşmalarını yaptı.

Ve etkinlik Türkiye Cumhuriyeti Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen’e organizatörler tarafından konuşma hakkı verilmeden bitti. Bu durumu önce organizatörlerden Alman-Suriyeli Yardım Kuruluşları Birliği Başkanı Nahla Osman’a sorduk: “Büyükelçi neden konuşmadı?” Nahla Osman, “Bilmiyorum, TGD’ye sorun!” dedi. Biz de diğer organizatör Almanya Türk Toplumu TGD’nin Eş Başkanı ve etkinliğin moderatörü Gökay Sofuoğlu’na da aynı soruyu sorduk: “Büyükelçi neden konuşmadı?” Sofuoğlu’na o ana kadar bu soru sorulmamıştı anlaşılan. Bir an duraksayan Almanya Türk Toplumu isimli derneğin Eş Başkanı Sofuoğlu’nun cevabı kısa oldu: “Konseptte yoktu!”

AYPA – 20230221-2000

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*